sizlere
uzunca süredir,yaşadığım ve doğup büyüdüğüm köyümden yazıyorum.doğup büyüdüğüm
köy,1927 yılında zonguldak il oluncaya kadar,kastamonu'ya bağlı,safranbolu'nun
ılbarıt köyü ve 1965 yılında nedense ismi değiştirildi (üçbölük) adını
taktılar,fakat köy halkı ki halen eski ismini kullanmaktadır.kars ilinin,digor
ilçesinde ve karaman ilinin,ermenek ilçesinde de (üçbölük) adında birer köy
var,gariptir ki onların ismi de sonradan değiştirilmiş.şu anda safranbolu,1937
yılında buraya demir çelik işletmeleri temeli atılınca,ilkönce belde ve daha
sonra ilçe ve şimdi ise 1995 yılından beri il olan ve 13 hanelik köy,karabük'e
bağlıdır.
yaşamakta
olduğum ılbarıt köyü,paflagonya,erken bizans ve rum,17 yüzyılın sonlarında
buraya yerleşenler tarafından kurulmuş bir köydür.köyün okuma yazma oranı
yüksektir ve camiden önce köyde köy odası ve üst katı köy mektebi olarak hizmet
vermiştir.1900 yıllarında aslen bulgaristan,filibe doğumlu olan 1865 doğumlu
mehmet cemil efendi,köydeki 4 genci okutarak öğretmen olmasını
sağlamıştır.fakat 1914 yılında birinci dünya savaşı patlak vermesi ile köyde ki
eli silah tutan tüm gençler askere alınmış ve daha önce askerliğini yapanlarda
askere çağrılmış ve iki amcam da bu şekilde askere tekrar alınarak şehit
düşmüşlerdir.askere alınan sözünü ettiğim dört öğretmen,biri ingilizlere esir
düşmüş,bir diğer ikisi çanakkale savaşına katılmış,biri burada şehit
düşerken,bir diğeri o yıllarda albay rütbesinde olan,atatürk'ün emir
subaylığını yapmıştır.bir diğeri ise anadolu'nun çeşitli yerlerinde subay
olarak görev yapmıştır.cumhuriyet kurulduktan sonra atatürk tekrar öğretmen
olarak görevlendirmiştir.
yaşadığım
köy,aslen kastamonu-cide'li olan,mizah,roman yazarı ve aynı zamanda şair olan
rıfat ılgaz'ın sınıf arkadaşı (öküz ahmet) daha sonra 'hababam sınıfı' adlı
romanda (inek şaban) olarak bilinen,ahmet demiralp'ın köyüdür. bilindiği gibi
bu tipleme,kemal sunal'ı ünlendirmiştir. kemal sunal yaşama veda
ettiğinde,gerçeği halen hayattaydı ve o yılların 'radikal gaztesinden' iki
bayan gazeteci tarafımdan bilgi almışlardı.
ılbarıt
köyü eski evleri ve konumu nedeni ile,kış aylarında fazla insan yaşamasa
da,büyük bir doğal alana sahiptir.geçmiş ananeleri yaşanmasa da ,yaz ayların da
az çok bir canlılık vardır.burada ,tarafım tarafında 21 yıldı ayakta tutmaya
çalıştığım 'kültür ve sanat merkezi' köye gelenlere bilgi ve hizmet
vermektedir.onun için kültü ve sanat adına,yazımın başlığını 'merhaba yeryüzü'
diye attım ve
buraya,avusturalya,kanada,şili,almanya,fransa,ispanya,danimarka,çekaslovakya,japanyo,kore
ve adını unuttuğum bir çok ülkeden insanlar geldi...merhaba sanat
diyorum...sanatsız bir yeryüzü,kendi karanlığını yaratmış bir yeryüzüdür.