DOĞDUĞUM KÖY
1982. Yılından bu yana, doğduğum Ilbarıt köyünde yaşıyorum. 1965 yılında değişen Üçbölük benim için fazla bir şey ifade etmiyor. Her şeyden önce şovenist değilim.
Sosyal Medyayı da, yaşadığım dağbaşından bir yerlere ulaşmak için kullandım ve tamamen kapatmak üzereyken, sağ olsun Hasan Mutlu hoca, sen gerekli insansın biz öderiz, deyip kapattırmadı.
Ilbarıt köyü, Safranbolu sınırları içinde başta doğa yapısı olmak üzere, az yerlerden biri 180 derce açıyı neredeyse 50 km. mesafeyi görebilen bir alana sahip. Tabii ki kuş uçumu değil...
Yaklaşık bu dağın başında, 25 yıldır 'Sanat Galericiliği' ve Müzecilik yapıyorum. Hiç bir yerden bir kuruş almadan, cüzi bağış yapanlar var sağ olsunlar, ama bazen hasarlar oluşuyor ve bunu cebimden karşılamak zorunda kalıyorum. Çünkü sanat ve kültür adına derdimi anlatabileceğim hiçbir yer yok...
Bunları niye yazıyorum. Tanımadığım kişiler, muhtar olsana, bir başkasına beleş para aldırıyorsun gibi yazılar yazıyor. Her şeyden önce ben yalnız zaman insanıyım. Köyde de mecburiyetten yaşıyorum. İsterdim ki, İstanbul'da bir atölyem olsun ,ama olmadı. 15 yıl İstanbul'un çeşitli semtlerin fırın işçiliği ve başka işlerde çalıştım. En son 1985 yılında, bir sanat emekçisi olarak bir yıl kaldım. bir iki dost manevi olarak sahiplendi...O kadar...
Ilbarıt köyü,90 lardan sonra tamamen tar ım vs.leri bıraktı.1930 doğumlular. Köyün ileriye dönük nasıl ayakta kalabilmesi için mücadele verildi...Fakat başarılı olunamadı. 1964 yılında kurulan 'Köy Derneği' Dernek ne yaptı? O yıllarda katılım parası vardı.Hane başı iki taksit bin lira topladı.1977 yılında köye elektiriğin gelmesini sağladı. 1976 Yılında, köy adına açılan, İstanbul'un Balat Semtindeki 'Üçbölük Ekmek Fabrikası' burada bende 1978 yılında çalıştım. 14 bin ekmek üretiliyordu. Fatih dahil, Perşembe Pazarına kadar bir çok yere ekmek dağıtımı yapılıyordu. Dolasıyla 1930 doğumlular, yaşama veda edince...Ilbarıt Köyünde büyük bir boşluk oluştu ve yeri bir daha doldurulamadı. Zamansa basit dedikodularla geçiştiriliyor. Evet köye eski mimariye uygun olmasa da, yeni evler yapılıyor, ama birden çok evde yıkılmaya yüz tutmuş vaziyette...Tüm bunları niye yazdım. Bazı eleştiriler geliyor. Bu eleştirileri yapanları tanımıyorum ve Ilbarıt' da yaşayan yalnız zaman insanıyım. Saygılarımla...