15 Ekim 2024 Salı

SANAT.

 

SANAT...

Sanat salt insanı ve insanlığı anlatan bir kavramdır. Sanatla ilk insanlar gibi, henüz yazı yazmayı öğrenmeden başladım. Daha 6 yaşımda köyümde sığırları otlatırken, çakı bıçağının ucu ile taşlara yaptığım resimler, uzunca süre yaptığım yerlerde yaşamlarını sürdürdüler, ta ki doğal nedenlerden dolayı kayıp olana kadar.

Ne yazık ki sanat rönesanstan sonrası ülkemizde gözlemlense de, başta siyasilerin tutumundan dolayı üvey evlat muamelesi görmekten öteye gidememiştir. Evet batı sanatı da geçmişte acı çekmiştir. Nedeni rönesansı destekleyen, devlet değildir. İtalya'da maddi durumu oldukça iyi olan Medici ailesidir. Bu aile gerek bilim ve sanatın öne çıkması, buna karşı olan kiliselerin önüne geçmek ve salt aydınlanmanın önünü açabilmek için rönesans, bir diğer adı ile (Yeniden doğuş) ilkesine destek vermiştir.

Kısaca sanat ülkemizde mevcut anayasanın 64 cü maddesinde de yer alır. Bu Madde aklımda kaldığı kadarı ile 'Devlet sanata ve sanatçıya sahip çıkar ve onun gelişmesi için sanatı teşvik eder.'

Atatürk tarafından sanata dair sözlerde hiç boşuna söylenmemiştir. Örneğin 'Sanatsız bir ülkenin can damarlarından biri kopmuş gibidir.' İşte kültür ve sanattan insanların uzaklaşması ve televizyon kanallarının ballandıra ballandıra sokaklardaki olayları göstermesi ve şiddet içeren dizilere her gün bir başkasının eklenmesi hoş şey değil ve 40 yıldır sanat yapıyor ve sanatsal alanda mücadele veriyorum. Hatta rahat çalışabileceğim bir atölyem dahi olmadı. Sadece zamanı zorladım, dahası zaman beni zorladı ve yaşlandırdı. Bir süre öncesi köyümüzü ziyarete gelen Karabük valimiz ve amirlerinden sonra, basın benden köyün sakini diye söz etmiş, ama hayıflanmıyorum. Hegel 'Yeryüzünde tarih ve sanat ölmüştür.' derken neyi kastettiğini anlıyorum.

ÇİĞDEM AVCI

  (SND) SAFRANBOLU (ILBARIT KÖYÜ) ÇİĞDEM AVCI Özgeçmiş: İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Lisans ve Yüksek Lisans, Dokto...