KÜLTÜR VE SANAT...
Çocukluğumdan bu güne geçirdiğim evreler bir trajedi olsa da, yaşadığım zamanda kalabilmem dahi bir mucize gibidir. Görebildiğim eğitim beni fazla tatmin etmese de, derler ya ilkokul aydınlığı...Örneğin matematiği güçlü olanlar akıllı sanılırdı. Saygım sonsuz, ama ben o yıllarda iyi resim yaptığım için sürekli orta almışımdır.
1982 yılına kadar İstanbul'da yaptığım fırın işçiliği ve hakkımı aradığım için kovulmam. Daha sonra döndüğüm köyümde, bir yandan kitaplarla yenmeye çalıştığım büyük yalnızlık ve resime başlamam ve hayata tutunmak için mezar kazıcılığından, marangozluğa, elektrik tesisatçılığına kadar yaptığım işler.
Yaşadığım köy, Safranbolu'nun doğusunda, bir merkez iki mahalleden oluşan, yaklaşık 100 hanelik eski ismi ile Ilbarıt, yeni ismi ile Üçbölük olsada ,ben eski ismi kullanmayı tercih edenlerdenim. 1965 yılında bu isim Demirel hükümeti tarafından değiştirilmişti.
Ilbarıt köyünde, 29. Ekim. 1999 yılında açılışı yapılan, bir 'Kültür ve Sanat Merkezi' var. Hiç bir geliri olmayan, bu merkezi bir manevi sorumlu olarak ayakta tutmaya çalışıyorum. Çünkü bir işyeri iflas edebilir veya kapanabilir, ama iş bir sanat bir kültür olunca asla...Ne demiş Atatürk 'Sanatsız bir ülkenin can damarlarından biri kopmuş gibidir' Yazımı yazdığım bir gün öncesi, ülkemizin çeşitli yerlerinden gelenler oldu. Hafızamda kalanları aktarayım.
Sivas 2 kişi, Samsun 2 kişi, Çankırı 1 kişi, Kastamonu 1 kişi, Karabük 1 kişi, Safranbolu 1 kişi, Tokat 1 kişi...Sanatsız ve Kültürsüz kalmayın.
!recai demirsöz'